Ne İçersen O'sun!

Mobirise
Mobirise
Mobirise
Mobirise
Mobirise

Peki, su okside olurmu ya da çürürmü?

Yanda gördüğünüz gibi suyun oksidasyonu mv (milivolt) olarak ölçülebiliyor. Buna suyun ORP değeri yani Oxygen Reduction Potential - Oksijen İndirgeme Potansiyeli deniyor.

Değer + tarafa gittikçe sıvının okside olduğu yani çürüdüğü ve yaşlandırma etkisi olduğunu görüyoruz. Değer - tarafa doğru gittiğinde suyun antioksiadan özelliğinin yani anti-aging özelliğinin arttığını görüyoruz.

Mobirise

Suyun Moleküler Yapısı


Musluk suyu ya da içtiğimiz şişe suları solda gördüğünüz şekildeki gibi 16-20 hatta bazen daha yüksek sayıda moleküllerden oluşurlar. Halbuki elektroliz ile küçültülmüş olan suyun molekül saysı en sağdaki şekilde olduğu gibi altı adettir ve altıgen formdadır.

Mobirise

Suyun IV. Hali

Buna suyun dördüncü hali ya da kararlı yapıda su diyoruz. Bu su içinde hiç birşey barındırmaz. Yüksek bio enerjisi vardır. Su çevriminin doğası gereği, doğadaki su kendiliğinden, dışardan bir etkiye ihtiyaç duymadan enerji kazanır ve bu enerjiyi de içen kişilere aktarır.  
Sabit ısıda vuücudumuzdaki suyun %62'si bu formdadır. Bulutlarda, akarsularda, yeraltı sularında, nehirlerde bu altıgen yani kararlı yapı görülür. Doğa bunu yıldırımlar, girdaplar, nehirlerin kıvrılarak akması, şelaleler, dünyanın manyetik alanı ve uzak kızıl ötesi ışınlar ile gerçekleştirir.
Bu suyun altıgen moleküllerinin ebadı suyun pH derecesiyle değişir. pH yüksledikçe moleküller küçülür. Bu suyun hücre zarından geçmesini kolaylaştırır ki canlı suyun vücuda çok faydalı olmasının nedenlerinden biri de budur.

SUYUN IV. HALİ

Elektrolize küçültülmüş yani yapılandırılımış su, içme suyu ile aynı özellikleri taşımaz. Su, protein ve DNA gibi yaşam için en önemli moleküllerin taşıyıcısıdır. Su, hücrenin her işlevi için gereklidir. Hücrelerimizdeki su, bardaktaki su gibi değildir. O gerçekte daha çok bir kristal (ALTIGEN) gibidir. Buzun yaptığı gibi, parçacıkları dışlar ve oluştukça onları çözer.

Bu su “ŞEYLERİ”tamamen dışlar. Hatta küçük moleküller bile bu yapılanmış sudan dışlanır. Şaşırtıcı olan, yapılandırılmış suyun çok yoğun bir şekilde çoğu hücrelerimizin içinde bile görülmesidir. Hatta hücre dışı dokular bile bu tip yapılanmış su ile doludur.

Bu dördüncü fazın doğası çok ilginçtir. Suyun değdiği her şeye uygulanır! Gökyüzünde ve bulutlardadır. Okyanuslarda, nehirlerde, göllerde ve vücudumuzun içindedir. Yapısallaştırılmış su, altıgen tabakalar (bal peteği) oluşturur. Bir sonraki aşaması olan buza çok benzer. 


Mobirise

Su çevriminin doğası gereği tabiat ana dışarıdan bir etkiye ihtiyaç hissetmeden bu suyu sağlıyor. Pek ya biz?

Böyle bir suyu doğadan elde etme şansımız nedir?

Hadi bulduk diyelim, şişeleyip ya da bidonla eve getirdik. Yani artık o suyu öldürmeye başladık bile. Ya da su firmaları doğal kaynak suyu diye satıyorlar, gerçekten doğallığı kalmışmı acaba o suyun? Ya  da musluklarımızdan akan su, ne kadar doğal ve canlı? Evimize ulaşana kadar geçtiği sert köşeli tesisat içersinde ilerlerken, daha önce gördüğü muameleden eğer kaldıysa canı, son kırıntılarını da kaybetmeyecekmi?

Peki, tüm bunlara bakarsak bizler böyle bir sudan mahrummu kalacağız?

© Copyright 2023 wellness-angels.net  - All Rights Reserved